Öğrenci olsun, işçi olsun, işveren olsun. Herkesin ilk hedefi başladığı işte başarılı olmaktır. Peki nasıl başarılı olabiliriz?..

Aşık kul yusuf derki “Rüzgar doldu aleme! Kiminin meskeni külhan, kimi derviş kimi sultan. Kimi öz yarine mihman, kimine cüda,

Kadını öyle bir noktaya getirdik ki artık sevgiyle yanaşmaktan korkar hale geldi!...

Her bir toplumda gıybet, dedikodu, hayasızlık ve merhametsizlik artmışsa bu kesinlikle imanın, inancın menfaate dönüşmüş halidir...

Soylu ve soğuk bir Şubat gecesinden selamlar…

Öğrenciler tarafından büyük bir heyecanla beklenen, yoğun geçen derslere ve sınavlara ara vermeyi sağlayan yarıyıl tatili; dinlenmeye olanak tanırken aynı

Babanın faziletleri, çocukların servetidir, onların sarsılmaz dayanaklarıdır…

Acaba hiç düşündünüz mü! Neden kitap okumuyoruz?… Japonya da 1 yıl da tam 4 milyar 200 milyon kitap basılıyor. Türkiye

Emil Michel Cioran bir yazısında şöyle der. “Yaşam benim için bir işkence ama ondan vazgeçemem, çünkü kendimi uğruna kurban edebileceğim

Günümüz şartlarında, zaman yönetiminin zorlaşmasıyla birçoğumuz kolay ulaşılabilen, pratik öğünlere yönelmeyi tercih ediyoruz...

Bazen etrafıma baktığımda gördüğüm bazı şeylerin izahını yapmakta zorlanıyorum...

Ne şekilde yazılırsa yazılsın.. Ne şekilde okunursa okunsun fark etmiyor...

Büyümek acı vericidir. Değişim acı vericidir. Ama hiçbir şey ait olmadığınız bir yerde sıkışıp kalmak kadar acı verici değildir...

Bu gün yeryüzünde bir Halife olsaydı Filistin’de, Lübnan’da bu kadar insan ölür müydü? Halife mutasım; bir kadının çağrısına ordularını gönderirken:

Merhametten mi? Adaletsizlikten mi?bilinmez! Lakin, zaman bize maddi olsun, manevi olsun en tarifsiz acıları göstermektedir.

Uyku, hem bedensel dinlenmeyi sağlayan hem de zihinsel fonksiyonların da yenilendiği bir dönemdir.

Bir çocuk ailesiyle vakit geçirmek istiyorsa başarıya adım atmış demektir.

Kararsız bir sonbahar günüydü… Rotamız kadim bir şehri gösteriyordu.

Eylül ayı hüzün değil kırtasiye ayıdır. Aşık değil veli ayıdır. Elayı, laleyi el ele görünce daha iyi anlayacaksınız.

Che Guevara nın de dediği gibi “Aynı evrende yaşamamalı cellatlar ve çocuklar. Ya ölmeli cellatlar yada hiç doğmamalı çocuklar.” Bir

Bir kez bile olsun iyi olmayı bıraktınız mı, Ondan sonra nerde durduğunuzun, kiminle olduğunuzun hiçbir önemi kalmıyor.

Altmış altı yıl önce dünya barışı için Birleşmiş Milletler kuruldu.

Geçen günlerde oturup konuştuğum dertleştiğim, bir ömür boyu yüreği hep bir mutluluk, hep bir mutlu etme telaşı içinde

Emile Brehiere göre; “bilgi, eşyanın yüzeyinde değil, varlığın içerisindedir.” Dolayısıyla bilgi, bir insanın özünü oluştururken onun yaşam mücadelesinde karşılaştığı sorun