Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Erhan BOZKURT

İSLAMİYET DEĞİL MÜSLÜMANLAR DEĞİŞTİ!

Bu gün yeryüzünde bir Halife olsaydı Filistin’de, Lübnan’da bu kadar insan ölür müydü? Halife mutasım; bir kadının çağrısına ordularını gönderirken: Filistin deki 2 milyon kişinin yardım çağrısına; 2 milyar Müslüman bir silah yardımı bile gönderemedi…

Geçen gün şöyle konuşan bir Arap spikerine denk geldim.

“1400 yıldır yahudi ve hristiyanlara beddua ediyoruz. Salavatlar getiriyoruz. Onların gözyaşları daha fazla aksın diye. Ama bizim gözlerimizde akacak yaş kalmadı. Vatanları yıkılsın diye dua ediyoruz ama yıkılmadık vatanımız kalmadı. Onların kadınlarını eleştirdik ama kendi kadınlarımıza yaptığımızı hakaretlerin haddi hesabı yok.

Hep yağmur duaları ettik. Her yer yağmurla ıslandı lakin Müslüman toprakları hariç. 1400 yıldır zekat topladık ancak her geçen gün Müslüman topraklarında açlık ve sefalet daha da arttı. Ey uyuyan ümmet beddua ettikleriniz… uzaya çıktılar, aydan uzanıp dünyaya baktılar. Hücreyi böldüler. İkinci bir bilimsel evreyi yaptılar. Sizler sadece iki bacak arasındaki devrimlerle uğraştınız. Bu zamanda bile derslerde cinsellik nasıl olur, abdesti ne bozar, kadının mirasta hakkı var mı? hayvana dokunmak helal mı haram mı? İle uğraşmaya devam ediyorsunuz.”

Bugün İslamiyetin yeri Avrupa-Amerika  olmalıydı. Dünya İslamiyetten çekinmeliydi. Bütün teknolojik gelişmeler İslamiyetin emrinde olmalıydı, bütün hükmü İslamiyetin vermesi gerekiyordu. Maalesef İslamiyet halen doğu da tecavüz ve taciz olaylarını çözümü ile uğraşıyor. 1400 yıl önce İslamiyetle yönetilen dünya bugün yahudilerle, yamyamlarla yönetiliyor. O kadar zaman geçti hala da tek derdimiz kadının saçı, başı, kıyafetidir! Ona rağmen islam ülkelerindeki tecavüzün tacizin haddi hesabı yoktur.

Ey uyuyan ümmet bizler aklımızı ve mantığımızı kullanmayı hak etmiyor muyuz? Akıllarımız bu bilimden, teknolojiden, uygarlıktan faydalanmayı hak etmiyor mu? Bizler yarış atı ile tarla sürüyoruz. Eşeği de koşu yarışına hazırlıyoruz. Doğruyu yanlıştan ne zaman ayıracağız?

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER