Nöbetçi Eczaneler
Ak Parti 23. Dönem Diyarbakır Milletvekili Abdurrahman KURT, Kürt Meselesine ilişkin Gazetemize önemli açıklamalarda bulundu.
Gazetemize konuşan Diyarbakır eski Milletvekili Abdurrahman KURT, konuşmasında önemli mesajlar verirken Kürt Meselesinin çözümüne yönelik özellikle Müslüman Türk toplumuna kardeşlik ve sorumluluk alma çağrısında bulundu. KURT, tabi uzun süredir bölgede eşine az rastlanır ama daha önce çokça yapılan toplantıların tekrar gündeme gelmiş olması ve HÜDA PAR öncülüğünde gerçekten çok geniş katılımlı bir çabayla ortaya konmuş olması önemli bir gelişmedir dedi.
“KÜRT SORUNUNU ÇÖZMEK İÇİN MÜSLÜMAN TÜRK TOPLUMUNUN KAPISI ÇALINMALIDIR”
Kürt meselesinin çözümü için Müslüman Türk toplumunun kapısı birer birer çalışmalıdır diyen Abdurrahman KURT, burda tabi öne çıkan şey şu, bu sorunun çözümüne ilişkin kimden ne beklemeliyiz sorusudur buda. Benim de konuşmamda da altını çizdiğim şey şudur, bu sorunun çözümüne ilişkin artık sorunun kaynağı olan aşırı Türk milliyetçiliğinin normalleşmesiyle ilgili kimden önce kimin kapısını çalmalıyız, Türkiyeli müslümanların, kapısı bu konuda ciddi bir şekilde çalınmalıdır. Türkiye’de yükselen aşırı milliyetçiliğin türk ırkçılığının yarattığı Kürt sorununun bütün boyutlarının onarılması, onlara bir yük düşürdüğünün altı çizilmeli. Devletin bu konuda adım atmasının önemli rolü olup, onların bu kolaylaştırıcı çabaları ile desteklenmeli ki insanlar seçime giderken Türk ırkçılığı bir etken oluyor bunun üzerinden prim yapmaya çalışıyorlar. Türkiyeli Müslümanlar bu konuda Türkiye toplumunun sosyolojisini doğru etkilerlerse İslâmî anlamda ki duygunun ırkçılık milliyetçilik olaylarına sebebiyet vermeden kardeşliğin ve onun hukukunun ne kadar zorunlu olduğunun altını çizerse müslüman toplumlar İslam’ı daha iyi anlar. Irkçılık gibi sorunlar İslam dışı yapılardan içimize biraz daha az sızarlar. Dolayısıyla böyle bir süreç var bunun altının çizilmesi gerekiyor diye düşünüyorum dedi.
“KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜNDEKİ EN BÜYÜK ENGEL MİLLİYETÇİLİKTİR”
Kürt meselesinin çözümündeki en büyük engelin milliyetçilik olduğunu ifade eden Eski Milletvekili KURT, Türkiye’de müslümanların artık bu konuda sahaya inmesinin gerekiyor vakti geldi de geçiyor. Bana göre bu anlamda, öncelikle toplumda İslâmî cemaatlerin, İslâmî hassasiyeti olanların ve milliyetçi muhafazakâr olarak kendini ifade eden hem İslam’a sahip çıkan ama bu arada farkında olmadan milliyetçilikle bunu biraz bozan davranışları yok etmek gerekiyor. Bana göre buna bir çözüm bulup bu konuda önceki bu toplumda milliyetçilik hassasiyeti olanların milliyetçi muhafazakar olarak kendini ifade eden hem İslam’a sahip çıkan ama bu arada farkında olmadan milliyetçilikle ve bunun için biraz bozan, toplumu inşa eden bu yapıları kapıları acilen çalınması gerekiyor. İlk çalınacak kapılar bunlar. toplumu normalleştirmek lazım ki devlete bu konuda adım atabilir hale getirelim. AK PARTİ bugünkü toplumun önünde gitti şimdiye kadar biraz zorlayarak gitti kendini riske ederek gitti. Bu Türkiye toplumdaki aşırı milliyetçileşmiş İslam dışına taşmış hallerinden kaynaklı bunu da riske etmeden İslam’ın daha bir Türkiye toplumunda ırktan ari ırkçılıktan ayrı anlaşılmasını tekrar altının çizilmesi gerekiyor ifadelerini kullandı.
“KARDEŞ OLMAYI BAŞARAMAZSAK EĞER, IRKÇILIKTA YARIŞIR HÂLE GELİRİZ”
Kardeş olmayı başamazsak şayet, ırkçılıkta yarışır hâle geleceklerini ifade KURT, elbette, ama burada her alanda herkese birçok şey düşmekle beraber, bu işin ana ekseni bu toplumun ana ekseni Müslümanlıkla ilgilidir. Bu toplumun ortak değeri Müslümanlıktır. Kahir ekseriyetinin %90’ın kahir hareketinin kendini mütesibi gördüğü dinin gereklerinin altını çizmek gerekiyor. bu ana toplayıcı unsur bu. Onun dışında herkesin kendi çapında, sanat alanında, siyaset alanında sivil toplum alanında elbette her kesimin üstüne düşen pek çok şey var. Kahir ekseriyet insanlar mesala seçimlere giderken ne zorladı bu seçimde? Irkçılıkta yarışır hale getirdi insanları. Dolayısıyla bugün müslüman toplumunda şirktir bu, şirkin oluşmamasıyla ilgili bu dinin katı prensipleri vardır bu dinde hiç olmaması olmaması gereken bir şeydir ve bunun altını çizmek gerekiyor dedi.
“DİYANET VE ÂLİMLER KÜRT MESELESİNDE YETERSİZ KALDI”
Diyanetin ve Âlimlerin Kürt meselesine oldukça uzak ve ilgisiz kaldığının altını çizen Abdurrahman KURT, gerek diyanetin gerekse farklı cemaatlere mensup âlimlerin Kürt meselesine yeterince etkili ve ilgili olmadığını görmek bizleri elbette üzmüştür gerçekten de diyanet ve âlimler çok ama çok yetersiz kaldılar. İşte bu toplumsal korkunun toplumsal algının yönetilmesinin ne kadar bu anlamda zor olduğunun bu noktaya ulaştığının bir göstergesi daha da ötesine müsaade etmeden geri çevirmek lazım bunları. Aksi takdirde, Türk ırkçılığı, Kürt ırkçılığı yarışır hepsi bir biriyle yarışır hale gelir ve hiç birimiz yaşayamaz hale geliriz dedi.
“AYETLER, KARDEŞLİĞİN ÖNEMİNİ BARİZ BİR ŞEKİLDE GÖZLER ÖNÜNE SERİYOR”
Eski Milletvekili Abdurrahman KURT, İslam’ın kardeşlik hukukunun Kur’an’da altını çizdiği bir kaç önemli ayet var. Empati yapsınlar, mesela Türk kardeşlerimiz empati yapsınlar özellikle “ben, Kerkük’teki Türkmen’e istediğimi Kürde istemiyorsam imanında bir sorun var mıdır diye? Ben Bulgaristan’daki Türk’e istediğimi Diyarbakır’daki Kürde istemiyorsam bunda bir sorun var mıdır diye bir bir empati yapsınlar dedi.
“MÜSLÜMAN TÜRK TOPLUMUNU EMPATİ YAPMAYA DAVET EDİYORUM”
Türklerin Kürtleri anlayabilmesi için empati kurmaları gerektiğini ifade eden KURT, empati yapabilirse Müslüman Türk kardeşlerimiz, Kendilerini Kürtlerin yerine koyup, “yahu biz bunlardan ne istiyoruz”, niye bunların diline, kültürüne neden hep biz karar vermeye çalışıyoruz, niye bunların hiç söz hakkı olmasın neden nerede ne kadar ve nasıl yaşayacaklarına hep başkaları karar versin istiyoruz. Neden Kürtlerin hiç iradesi olmasın istiyoruz. İslam’da bunun karşılığı nedir buna bir empati yaparak bunu okusunlar istiyorum ifadelerini kullandı.