Batman Valiliği tarafından TPAO Kristal Park’ta düzenlenen ve Vali Ekrem CANALP’in davetiyle Gazetemiz adına, Yazı İşleri Müdürümüz Ahmet ÖNER ve Medya ve Tanıtım Sorumlumuz Mehmet DEMİRHAN ile birlikte katılım sağladığımız 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı coşkuyla kutladık.
29 Ekim 1923’te, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde gerçekleşen oturumda, Türkiye Devleti’nin hükümet şekli Cumhuriyettir.” hükmünün yer aldığı tasarı üzerinde TBMM’de yapılan konuşmalardan sonra Cumhuriyetin ilânı kabul edildi. “Yaşasın cumhuriyet!” sesleri arasında alkışlarla Cumhuriyet ilân edileli tam 101 oldu.
101 yıl önce bugün; kadın ve erkeğin eşit, bağımsızlığın daimi, demokrasinin belirleyici, bilimin yol gösterici olduğu Cumhuriyet, maddi manevi yıkıma uğramış topraklarda can buldu.
Birçok milletinin yaşadığı topraklarda sömürgeci güçler bir daha vatanı cetvelle paylaşmasın, kendi ülkesinde halk misafir olmasın diye Cumhuriyet ilan edildi 101 yıl önce bugün.
101 yıl önce bugün, bir lider “Mustafa Kemal ATATÜRK” kendi sultanlığını oluşturabilecek tüm koşullar müsait iken en zorunu seçti. Bağımsızlığı şiar edinmiş halkın hak ettiği koşullarda özgürce yaşayabilmesi için, hayatını kendisine değil millete adamayı görev edindi. 101 yıl önce bugün Ortadoğu’nun sınırları cetvelle çizilen amaçsız ve bedel ödememiş ülkelerine benzememek için başlatılan bu devrimin, 101 yıl sonra o bataklığa düşmemek adına yapılan mücadelesi devam etmektedir.
Bir milletin aydınlandığı 20. yüzyıldan ekranların karartıldığı 21. yüzyıla Cumhuriyet’in değeri her geçen gün daha iyi anlaşılmaktadır. Biz de yakın tarihimizin en özel gününde Mustafa Kemal ATATÜRK önderliğinde kurulan Cumhuriyetin önemli kazanımlarını derledik. Derledik ki, hiçbir insanın düşüncesinin zorla karartılmadığı bir gelecek diledik yüzümüz hep aydınlık olsun diye…
101 yıl önce bugün bir lider, Anadolu’yu özgürleştiren en büyük adımı attı yaşadığımız topraklarda, 101 yıl önce bugün; kadın ve erkeğin eşit, bağımsızlığın daimi, demokrasinin belirleyici, bilimin yol gösterici olduğu cumhuriyet, maddi manevi yıkıma uğramış topraklarda canlandı.
Milletimizin yaşadığı topraklarda sömürgeci güçler bir daha vatanı cetvelle paylaşmasın, kendi ülkesinde halk misafir olmasın diye Cumhuriyet ilan edildi 101 yıl önce 29 Ekim’de…
Şimdi gelin hep birlikte Cumhuriyetin bugünkü hayatımızı önemli oranda şekillendiren ve çağdaş ve medeni çizgiye taşıyan o bir birinden değerli 10 maddeyi hep birlikte hatırlayalım. Mümkünse hatırlamakla kalmayıp iliklerimize kadar hissedip yaşayalım hep birlikte..
CUMHURİYET’LE GELEN 10 TEMEL HAK
1 – YAŞAMA HAKKI
Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte elde ettiğimiz en önemli haklardan biri; hiçbir şekilde sınırlandırılamaz ve engel olunamaz olan yaşama hakkıdır. Öncesinde herhangi bir yetkili ağızdan çıkacak söz ile sonlandırılabilen bu hak yasalar ile koruma altına alınmıştır.
2 – SAĞLIK HAKKI
Cumhuriyet ile birlikte tüm vatandaşların hangi statüde olursa olsun sağlık hizmetinden yararlanma ve sağlıklı bir ortamda yaşama hakkı anayasa ile birlikte koruma altına alınmıştır.
3 – EĞİTİM HAKKI
Herkesin eşit şartlarda eğitim almasını sağlayan haklar Cumhuriyet döneminde tanınmıştır. Bu sayede belirli bir zümreye özel olan okuma ve yazma tüm ulusa yayılarak toplumsal bilincin önü açılmıştır.
4. KADINLARA SEÇME VE SEÇİLME HAKKI
Kadının adının dahi olmadığı bir toplumdan, erkekler ile eşit şartlarda toplumsal yaşama katılma haklarından en önemlisi olan seçme ve seçilme hakkı Cumhuriyet döneminde verilmiştir. Fransa, İtalya, İsviçre gibi ülkelerden çok daha önce bir tarihte kadınlarımız hak ettiği haklara kavuşmuştur.
5 – DÜŞÜNCE, TOPLANTI VE GÖSTERİ ÖZGÜRLÜĞÜ
Hangi düşünceye sahip olursa olsun insanların fikirlerini özgürce dile getirebilmesi Cumhuriyet ile beraber güvence altına alınmıştır. Ayrıca herhangi bir sebep ile bireylerin düşüncelerini açığa vurmak amacıyla toplanabilmeleri ve yürüyüş yapabilmeleri özgürlüğü getirilmiştir. Anayasanın 25. Maddesi ile beraber farklı düşüncelerin özgürce bir arada barınabildiği bir ülkenin temelleri atılmıştır.
6 – DİN VE VİCDAN ÖZGÜRLÜĞÜ
Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan tüm vatandaşların sahip olduğu inançlar konusunda serbest olduğunu, hiçbir dış müdahale ve zorlamaya tabi tutulamayacağı anayasada güvence altına alınmıştır. Günümüzde ne kadar yıpratılsa ve değeri yeni anlaşılsa da bu kanunun ve din özgürlüğünün en önemli güvencesi, tüm inançlara ortak uzaklıkta olan koruyucu görevdeki anayasamızda tanımlanmış laik bir yönetim sistemidir.
7 – ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİ
Halkın özel hayatının hiçbir yasal güvence altında olmadığı ve nedensiz ihlal edilmesinin önüne geçilmesine engel olmak için vatandaşların özel hayatı Cumhuriyet döneminde güvence altına alınmıştır. Anayasa ile birlikte her vatandaş özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir.
8 – DİLEKÇE HAKKI
Halkın yönetimde hiçbir söz sahibi olmadığı ve denetleme mekanizmasında vatandaşın bulunmadığı bir yönetim şeklinden sonra, herkesin şikayetlerini ve isteklerini yetkili makamlara ve TBMM’ye iletme hakkı Cumhuriyet ile beraber verilmiştir.
9 – KONUT DOKUNULMAZLIĞI
Cumhuriyet döneminden önce belli bir zümre dışında konut hakkı bölgedeki önemli kişilere bağlı olmak koşulu ile veriliyor ve gerekli görüldüğü zaman izin gerekmeksizin girilebiliyordu veya alıkoyulabiliyordu. Cumhuriyetin sağladığı en önemli kazanımlardan biri de hiç kimsenin konutuna izinsiz girilmemesini yasa ile güvence altına almak oldu.
10. BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ
Basın özgürlüğü sahip olduğumuz en önemli hakların başında gelmektedir. Çünkü basın özgürlüğünün olmadığı yerde diğer hak ve özgürlüklerinizden haberdar olmamanın yanı sıra, onların elinizden alınıp alınmadığı hakkında da bilgi sahibi olamayabilirsiniz. Bu sebeple medya ve basın vasıtasıyla görüş ve düşüncelerini açıklayabilme, yayabilme hakkı anayasa tarafından güvence altına alınmıştır.
Derlediğimiz 10 maddedeki oldukça temel ve herkesçe bilinen hakları bile kısa tanımlarıyla düşündüğümüzde 21. Yüzyılda dahi hakkını ne kadar vererek yaşadığımız muammadır. Her şeye rağmen bu hakların varlığından konuşabiliyorsak, 101 yıllık Cumhuriyetimizin bize kazandırdığı yurttaşlık bilinci sayesinde olsa gerek. Daha özgür, daha insan odaklı, daha bağımsız bir ülkede, bize emanet edilen cumhuriyeti ve haklarımızı bilimin ışığında geleceğe taşımak dileğiyle…
Son olarak, bu ülkenin geleceği ve umudu olan gençlerimize hitaben şunları söylemek isterim, sizi, adil, eşit ve çağdaş yarınlara taşıyacak olan yegane güç, dedelerinizin mezar taşlarındaki arapça ve farsça yazılmış olan yazıları okuyamamanız değil, bilimin ışığından istifade edeceğiniz aydınlıktır..!