Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Hayrettin ÖNEN

HAYRETTİN ÖNEN – İMAN VE İSLAM (1)

Ramazan’ın başlangıcı mübarek olsun. Bu yazımda yüce Rabbimizin izniyle inşallah iman ve İslam’ı ele alacağız.

İMAN VE İSLAM
Bugünkü alimler ve hocalar her ne kadar iman ve İslam’ın bir olduğunu söylüyorlarsa da bu doğru değil ve kurana ters düşen bir ifadedir. Gelin konuyu tümüyle ele alalım.

İfade, Kuran’ın ruhu itibariyle doğruyu ifade etmiyor. İman, inanç demektir. İslam’sa. teslim olmak demektir. İnanmakla, teslim olmak arasında çok büyük bir farklılık vardır. Burada lügat manasından bahsediliyor ama biz Kuran’ı manalardan bahsediyoruz. Kuran’ da (İslam müessesesinde) Allah’a ruhu teslim etmek, fizik vücudu teslim etmek, nefsi teslim etmek ve iradeyi teslim etmek üzere 4 kademe teslim yer alır. Bunun ötesinde 3 kademede de bunların arasındaki merhaleler vardır.
1-Allah’a ulaşmayı dilemek.
2-Mürşide ulaşıp tabiiyet
3-Ruhu Allah’a ulaştırmak.

İslam olmak; ruhu, vechi, nefsi ve iradeyi Allah’a teslim etmekle gerçekleştirdiğimiz 4 safha lık, 4 teslimde oluşan bir bütündür. İslam; Allah’a teslim olmak demektir. Hz. İbrahim’in Hanif dinini Kur’an, 3 ayrı cepheden inceler.
Allahu Teala buyuruyor ki:
30/RÛM-30: Artık hanif olarak kendini (vechini) dîn için ikame et, Allah’ın hanif fıtratıyla ki; Allah, insanları onun üzerine (hanif fıtratıyla) yaratmıştır. Allah’ın yaratmasında değişme olmaz. Kayyum olan (kaim olacak, ezelden ebede kadar yaşayacak) din budur. Fakat insanların çoğu bilmez.

Peygamber efendimiz (S.A.V) Hanif’ti yani Hz. İbrahim’in Hanif dininin sahibiydi. Hanif de Allah’a teslim olmak demektir. Başka bir din de hiç olmadı. Öyleyse hükmi şer’i itibariyle birlikte olmaları, aslında bir büyük hatayı içerir diye düşünüyoruz.

Kuranı Kerim ne söylüyorsa doğru odur. İnsanların koyduğu hükümler Kur-an hakikatlerini değiştirmez.

Öyleyse iman kelimesi, inancı; İslam kelimesi ise teslimi ifade eder. Bir insanın Kur’an’daki İslam olabilmesi, en az ruhunu Allah’a teslim ettiği noktada gerçekleşir. Âmâ Allahu Teala, Allah’a mülaki olmayı dileyenleri mutlaka kendisine ulaştıracağını garanti ettiği cihetle Allah’a ulaşmayı dilediğimiz andan itibaren Kuranı Kerim’e göre İslam olmak şerefine eriyoruz. O İslam ki Ruhumuzu, veçhimizi, nefsimizi teslim ettikten sonra irademizi de Allah’a teslim ettiğimiz zaman irşad makamına tayin olmak söz konusudur. İşte bütün sahabe bu hedefe ulaşmışlar ve İslam olmuşlardır. Kur’an’daki İslam’ı ruhlarını, veçhelerini, nefslerini ve iradelerini Allah’a teslim ederek gerçekleştirmişlerdir.

İslam ile imanın bir olması bu konuda kabul edilemez. İman inançtır, Allah’a
İnanmaktır. İslam ise Allah’a teslim olmaktır.

(Bilin ki; Allah’ı en çok sevenler, Allah’ı en çok zikredenlerdir. Allah’ın en çok sevdikleri, Allah’ı en çok zikredenlerdir.)

Sevgili kardeşlerim, insanların Peygamber Efendimiz (S.A.V) den asırlar sonra Peygamber Efendimiz (S.A.V) ve sahabenin yaşadığı İslam’ın tamamen dışında bir İslam anlayışını teslimlerden tamamen koparılmış, teslimleri ihtiva etmeyen ne ruhu ne vechi ne nefsi ne de iradeyi Allah’a teslim etmeyi ihtiva etmeyen bir İslam anlayışı bu şekilde bir hüküm ifade etmez.

Din, Peygamber Efendimiz (S.A.V) devrinde yaşanmıştır. Kur’an onun devrinde yaşanmıştır. Ondan sonra sahabe devrinde gene yaşanmıştır. Ondan sonra tabiin devrinde yaşanmıştır. Sonra tebe-i tabiin devrinde yaşanmıştır. Devam edecek inşallah….

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER